X

Biz mi seçiyoruz?

Bir çıkmaz sokak, sokağın bitiminde metal olduğunu hatırladığım yüksek, geniş bir çit kapı. Büyük ve güllerle dolu bir bahçe içerisinde yine o zamanlar gözüme çok büyük göründüğünü hatırladığım şahane bir ev. Bu muhteşem sokakta oturuyorduk. Zaman zaman hayranlıkla seyrettiğim bahçe kapısının ardından bahçıvan olabileceğini sonradan düşündüğüm bir amcayla muhabbet ediyorduk, hatta ağabeyimle bu güpgüzel bahçede oynadığımızı da hatırlıyorum.

Çalışan bir annenin henüz okula gitmeyen çocuğuydum, sadece o da ara sıra öğle yemeği saatlerinde 10-15 dakikalık sokak iznimde  yarı bulanık hatırladığım o anlar… Eğer kış mevsimi ise  Erzurum’un soğuk ama dondurmayan, hatta belki de o çocuk ateşiyle sıcacık yumuşacık hissedilen karı.. Ama en net aklımda kalan babamın itinayla kilitlediği camın önünde koca bir gün hiç kalkmadan oturup annemin işten dönüşünü beklememdi. Öğle yemeklerine annemden önce evine varan karşı binada oturan amcayla el kol hareketleriyle anlaşarak yaptığımız muhabbetimiz ve mütemadiyen her gün hiç usanmadan beni eğlendirme çabası…. Aaaaaa bir de üst katlardan birinde oturan benden birkaç yaş büyük olduğunu düşündüğüm bir güzel çocuk…Zorluklarla mutfak sandalyesini kapının önüne iterek gözetleme deliğinden onu seyreder, söylediği şarkıları dinler, hadi ben gidiyorum dediğinde gitmemesi için yalvarırdım..

Sanırım gelecekte alacağın önemli kararların ilk tohumları o yıllarda atılıyor ya da en azından güçlü olmanın, yaşının gerektirdiğinden daha olgun davranmanın ilk adımı. Güçlü olmak bir tercih mi sizce yoksa bir öğreti mi?
Related Post